Friday 30 October 2009

Sağlam Maç Listesi

TSL

BJK-Ankaragücü : 31.10 Cumartesi 20:00
GS-Sivasspor : 01.11 Pazar 16:00
Kayserispor-FB : 01.11 Pazar 20:00

PL

Arsenal-Tottenham : 31.10 Cumartesi 14:45

Serie A

Juventus-Napoli : 31.10 Cumartesi 19:00
Milan-Parma : 31.10 Cumartesi 21:45

Bundesliga

Stuttgart-Bayern Münih : 31.10 Cumartesi 16:30
Schalke-Leverkusen : 31.10 Cumartesi 19:30

Wednesday 28 October 2009

Sağlam Maç Listesi

Carling Cup

Arsenal-Liverpool : 28.10 Çarşamba 21:45

Serie A

Juventus-Sampdoria : 28.10 Çarşamba 21:45
Napoli-Milan : 28.10 Çarşamba 21:45

Türkiye Kupası

GS-Bucaspor : 28.10 Çarşamba 19:00

Who's Better?

NBA başladı. Potansiyel final belli; LAL vs Boston. Boston ilk maçta Cleveland'ı evinde yenerken LAL Clippers'ı rahat geçti. Muhtemel finalde ilk beşlere bakmak lazım. Hangisi daha iyi tartışılır.

LA : Fisher-Artest-Kobe-Gasol-Bynum (Lamar)
Boston : Rondo-Allen-Pierce-Rasheed-Garnett

Monday 26 October 2009

Keita

Barcelona'nın Zaragoza'ya yarım düzine gol attığı maçın yıldızı Keita. 3 gol, 2 asist, muhteşem bir oyun. Madrid'in Sporting Gijon deplasmanında 2 puan bıraktığı haftada Barça geçen seneden enstantaneler izletmiş. Xavi-İniesta-Keita üzerine Ibra etkili olmuş. Goller burada.

Sunday 25 October 2009

Büyük Maçlar

İster pazarlama harikası deyin, ister Avrupa'nın gücü; FB-GS'yi bizden başkası izlemezken, Liverpool-Manchester United maçını tüm dünya izlesin diye pazar 16'ya koyuyorlar. Biz kendi kendimize sahaya ısınmaya çıkan futbolcuların kavgasını izlerken, dünya Gerrard'sız Liverpool'un ManU'yu yenmesini izledi. Benitez eksiklerini iyi değerlendirmiş, kurtarıcı Benayoun ilk 11'deydi. Liverpool'un kadro kalitesinin zayıf olduğunu daha önce de belirtmiştim. Ferguson maçtan önce tuhaf şeylerin olabileceğini, form veya kadronun önemli olmadığını söylemişti. Nitekim öyle de oldu. Manchester oyunu domine edemedi. Benitez'in kovulma söylentileri de böylece tarihe gömüldü. Şahsen ben artık değişim zamanı olduğunu düşünüyorum ama takım sahipleri İspanyol'dan memnun olduklarını belirtiyorlar. Transferde oldukça başarısız bir 2 sene geçirdi. Benchte kimse yok. Bu geçici bir galibiyet mi dönüm noktası mı kısa sürede belli olacaktır.Köyümüze dönelim. Maça çok iyi başlayan FB oldu. Önde müthiş bir baskı vardı. Baros'un ilk dakika sakatlığı GS için büyük şanssızlıktı. Topu ileri taşımada ona çok ihtiyaçları vardı. İki bek; Lugano ve Bilica arasına kimse koşu yapmayınca etkinlik yaratılamadı. Nitekim ilk gol geldikten sonra güven kaybıyla birlikte şahsi hatalar başladı. Leo Franco iki degajı FB'lilere teslim etti. Alex'i düşürüp penaltı yaptırdı. Kötüydü. Önündeki iki bek ise beklenmedik şekilde iyi mücadele eden Kazım'la beladaydı. Zan ve Servet Kazım'ın fizik mücadele ve faullerinden yıldılar, sinirlendiler, oyunu kuramadılar. 2. yarı ise Kazım'ın oyundan düşmesiyle GS daha üstün olmaya başladı. FB yoruldu, ama yine bir hatadan bir penaltı golü geldi. 4 dakika sonra kornerden Hakan Balta'nın golü geldi. Maç giderek GS'ye dönüyordu. Ancak Carlos'un yaptığı faulde Keita maç boyunca başına gelenlere isyan etti ve yumruğu yapıştırdı. Kırmızı kartı görünce maç bitti diyorduk ki, sonradan oyuna giren Aydın %100 gol pozisyonunu kaçırdı. Asıl dönüm noktası belki de burasıydı. Oyundan çıkan Arda ve Elano yine birlikte etkin olamadılar. Arda eski yeri olan kanatta oynamayı artık sevmiyor gibi, forvet arkasında çok daha etkin. GS bu sorunu sezon ilerlemeden çözmeli. Topal bu takıma hepsinden daha fazla lazım. FB ise takım olarak iyiydi. Takım savunması üst seviyedeydi. 60'tan sonra düşen takım, değişikliklerle toparladı. Daum iyi bir takım çıkardı sahaya ve üretken oldular. Topuz-Gökhan ve Vederson-Carlos savunmada çok iyi, hücumda da yeterliydi. Cristian bu takımın kilidi, Emre de onu önde çok iyi tamamlıyor. FB için işler yolunda gidiyor. GS için bir maç kaybı çok önemli değil ama Baros'suz kalmaları ciddi handikap.

Friday 23 October 2009

Sağlam Maç Listesi

TSL

TS - Kayserispor : 23.10 Cuma 20:00
Eskişehirspor - BJK : 24.10 Cumartesi 20:00
FB - GS : 25.10 Pazar 20:00

PL

Liverpool - Manchester United : 25.10 Pazar 16:00

Serie A

Fiorentina - Napoli : 25.10 Pazar 16:00

Bundesliga

Schalke - Hamburg : 25.10 Pazar 16:30

Ligue 1

Marsilya - PSG : 25.10 Pazar 22:00

Thursday 22 October 2009

Çarşamba - CL

Casillas 100. Avrupa kupası maçında inanılmaz kötüydü. Neyseki karşı kalede de durumlar pek içi açıcı değildi. Dida elindeki topu bacağına çarptırıp yere sektirince kurt Raul golü yapıverdi. Maç sonunda ise stadı mutlu terkeden Milan'dı. Ronaldo'suz eksik görünen beyaz şimşekler Nou Camp'a bu haliyle pek rakip olacak gibi görünmüyor. Diğer bahsedilecek maç ise Almanya'daki BJK maçı. Bu sezonun en iyi BJK'si olduğu herkesin görüşü. En azından maçın 2. yarısı. Ben bu şekilde düşünmüyorum. Wolfsburg sağlı sollu müthiş bastırdı, çok gol kaçırdı, oyun tek kale oynandı, özellikle 2. yarı. Bir gol bulsa Wolfsburg maç en az 3-0 olurdu. Ama Denizli şanslı hoca, Grafite atılınca maçı kazanabilirlerdi bile. BJK iyi oynamıyor, üst düzey bir takım disiplinine, savunmasına ve kurgusuna sahip değil. Nihat yurtdışındaki Nihat değil, futbolu 2 gömlek geriye düştü. Sol bek yok, sağ bek yok. Ekrem her yeri dolduramıyor. Avrupa grubunda 4. olacaklarını düşünüyorum. 3. olurlarsa başarıdır.

Rubio

Onu canlı izlemek büyük keyifti. 19 yaşında bu kadar büyük bir yetenek uzun zamandır görmemiştim. Euroleague'de bu kadar rahat oynayan, Solomon'u rahat rahat geçen, asist-sayı-ribaund yapan genç Rubio NBA'e gitmeyerek büyük bir olgunluk göstermiş diye düşünüyorum. Isınırken bile şut yüzdesi %75 civarındaydı. Çok vurdumduymaz görünmesine rağmen o kadar süratli bir giriş yaptı ki, FB karşısında duracak gücü bulamadı. Zaten maçta FB'nin şansı olmadığı açıktı, Solomon'un 3 sayı denemeleri dışında herhangi bir varlık gösteremediler, formsuz oldukları çok açık. Tanjeviç bile maçı erkenden bıraktı. Keyifli bir maç değildi ama Rubio ve asistlerini, hareketlerini izlemek büyük keyifti. O yaşta bu kadar iyi bir oyun görüşü, esneklik, atletiklik hatta savunma o gencecik adama hediye edilmiş. Tekrar izleme şansım olur mu bilmiyorum ama fırsatınız olursa kaçırmayın derim.

Wednesday 21 October 2009

Southgate Out!

M'boro başkanı taraftarın azalan ilgisine daha fazla dayanamadı ve son maçı 17.459 kişi izleyince (tarihlerindeki en düşük izleyici rakamı) takımı düşüren eski yıldızını takımdan uzaklaştırdı. Southgate uzun süredir takımın başında ve hiç iyi oynamayan, skor üretemeyen bir takım yaratabildi ancak. Middlesbrough geçen sene kabus gibi bir sezon geçirmiş, küme düşmüştü ve bu sene de tekrar geri dönmek için pek umut vermiyor. Seyirci gelmiyor diye tadı kaçanlar var, biz de gayet normal.

Salı - CL

Star'ın maçsız geçirmemize sebep olduğu 2. CL gecesine dair bir sürü not var. Sunderland'e kaybeden Liverpool Anfield'da Lyon'a mağlup oldu. 4 maçtır kaybeden kırmızılar 22 yılın en kötü sürecini yaşıyor. İşin kötüsü; haftasonu oynanacak ManU maçı öncesi dünkü maçta kaptan Gerrard tekrar sakatlandı. Torres ve Glen Johnson da sakat. Maçın sonlarında Benayoun'un yerine Voronin'in girişini ise kimse mutlu karşılamadı. Anfield'da tatsız sesler vardı. Rafa L'pool kariyeri boyunca hiç bu kadar zor duruma düşmemişti. 1-0 öne geçmesine rağmen bir türlü savunma dörtlüsünü istikrara sokamayan Rafa Lyon'un 2 gol bulmasına ve takımın gol yemeye devam etmesine engel olamadı.
Canı sıkılan bir başka İspanyol ise Guardiola. Geçen seneki efsane takımın yerinde yeller esiyor. Ne Eto'o ne de Barça bu işten karlı çıkmayacak demiştik. Ahenk bozuldu. Gerçi henüz çok erken ama Nou Camp'ta Rubin Kazan'a kaybetmek kötü sinyal. Ibra her maç gol atıyor belki ama takımı ileri taşıyan dinamik bir forvet değil. Orta saha daha çok yoruluyor. Savunma da orta saha az top yapınca açık veriyor. Galibiyet golünü atan Gökdeniz.

En son canı sıkılan 2 kişi Wenger ve Mourinho. Wenger çok önemli değil belki ama Mourinho 3 maçta 3 beraberlikle 3 puan alabildi ve grupta son sırada. Kiev'i geçemediler, Sheva kıs kıs gülüyordur. L'pool ve Inter bir üst turda olmazsa büyük kıyamet kopar. Her ikisinin de kalan maçları hatasız kazanmaları şart.

L'pool : Lyon (D), Debreceni (D), Fiorentina
Inter : Kiev (D), Barça (D), Rubin Kazan

Son notum Mutu'yla ilgili. Müthiş oynayan genç Jovetic'in onu arka planda bırakmasına çok dayanamamış olmalı ki 2 müthiş gol attı Debreceni deplasmanında. Goller burada.

Tuesday 20 October 2009

Sağlam Maç Listesi

CL

Chelsea - Atletico Madrid : 21.10 Çarşamba 21:45
Real Madrid - Milan : 21.10 Çarşamba 21:45
Wolfsburg - BJK : Çarşamba 21:45

UEFA

Lazio - Villareal : 22.10 Perşembe 20:00
Steaua Bükreş - FB : 22.10 Perşembe 20:00
Celtic - Hamburg : 22.10 Perşembe 22:05
GS - Dinamo Bükreş : 22.10 Perşembe 22:05

Monday 19 October 2009

Pazar

Yurdum maçlarına dönelim. 2 kritik maç vardı; birincisi özlediğimiz gündüz maçı olan FB-Antep. Takımın asları sakat veya yorgun oldukları için kadroda yoktu. Aslında Alex yoktu, gerisi boştu demek yerinde olacaktır. Buna rağmen iyi başlayan ve golü bulan takım FB oldu. Sonra diğer maçlar gibi bunu da rahatça kazanabileceklerini düşünüp geri çekilen sarı lacivertliler rakibe oyun üstünlüğünü verdi. Daum'un oyuna geç müdahale etmesi, Cristian'ın GS maçını düşünerek karttan kaçınan yumuşak oyunu takım savunmasını zaafa uğrattı. Çok eleştirilen Kazım ve Emre haricinde adam eksilten de olmayınca Antep'in Brezilyalısı müthiş 2 gol atarak rekoru bitirdi. Aslında maç başı çok yumuşak olan Antep savunmasıydı ve FB maçı erken bitirmemenin cezasını kötü ödedi.
GS-TS maçı ise gerçekten bol gollü ve zevkliydi. GS erken bulduğu gollerle rehavete girince TS şok 2 gol buldu. Colman gerçekten formda ve Arjantinli sağlam bir çift ayak izlemek keyif veriyor. Serkan 2-2'de karşı karşıya kaçırınca maç döndü. Nihayetinde 90 dakika 4-3 biterken Türkiye'de iyi savunma yapan bir takım olmadığını açıkça gördük. Kolay gol yiyor tüm takımlar, çok atan kazanıyor. GS bu yönden avantajlı. Müthiş bir potansiyel; kötü oynarken bile Keita, Arda, Kewell, Baros, hatta Elano her an sonucu değiştirebilir. GS'dan puan almak kolay değil.

Not : Milan 1-0 mağlupken bitirdim, maç izlemekten sıkılıp uzun süre sonra. Roma gayet iyi oynuyor ve Milan tribünleri homurdanıp duruyordu. Ronaldinho-Pato birer gol atıp maçı almış, nasıl toparladılar izlemek lazım. Yine de Zambrotta-Seedorf gibi son kullanma tarihi geçmiş yıldızlar Milan'a yakışmıyor. Pirlo hariç takımı satsa Galliani kimse üzülmez herhalde.

Sunday 18 October 2009

Cumartesi

Gerrard ve Torres'siz Liverpool'un puan kaybıbeklenebilirdi ancak kimse sahaya giren balondan yenecek golü hesaba katmamıştı. Ucuz gazeteler gibi manşet atmak lazım, Rafa'nın balonu söndü. Takım 2 sene öncesine göre çok gerilerde. Alonso'nun gidişiyle iyice gerileyen takım savunması her hafta açık verirken, Gerrard ve Torres'siz üretkenliğini de kaybetti. Şu bir gerçek ki; L'pool şu an ne Chelsea ne de ManU ile yarışabilecek seviyede. Aquilani'nin buna ilaç olması da çok zor.

Diğer maçlara göz atmak lazım; Chelsea mağlup, 2. mağlubiyetlerini aldılar.Villa bu ligin üst seviye takımlarından. Everton gibi büyükleri çelmeleyebilecek nadir ekiplerden. Friedel'ın yumurtladığı ilk golden sonra geri gelmek kolay değil Ancelotti takımı karşısında. Kornerden uzun süredir gol yemeyen takımın 2 kafa golünü çok kolay yemiş. Pierre'in dediği gibi; yiyeceksen güzel gol yiyeceksin. Tottenham galip, Defoe yine golünü attı, Harry Redknapp eski taraftarı tarafından alkışlarla karşılandı ama onları üzdü.

Inter 5 attı, Milito-Eto'o olmasa da Mourinho Genoa'yı dağıttı. Madrid iyi, Higuain kardeşine hiç benzemiyor, Marcelo müthiş gol attı, Sevilla maçı eleştirileri sonrası kendine gelmiş. Lyon mağlup, Valencia-Barça kötü maçtı; 0-0 ve Messi milli takımda bitirdiği enerjisini yenileyememenin sıkıntısını yaşadı. Iniesta zorladı ileriyi, müthiş yumuşak çalımlarıyla tekrar sevdirdi kendini. Rakip Valencia iyi bir kadroya sahip her zamanki gibi, Pablo Hernandez'i çok beğendim, Abidal'i feci zorladı. Joaquin'in devri kapanıyor tabii, Mata Vicente'yi kesmişti, sıra sağ kanada gelmiş demek.

Friday 16 October 2009

Sağlam Maç Listesi

TSL

BJK - Kasımpaşa : 17.10 Cumartesi 20:00
Gaziantepspor - FB : 18.10 Pazar 16:00
GS - TS : 18.10 Pazar 20:00

PL

Aston Villa - Chelsea : 17.10 Cumartesi 14:45

Serie A

Juventus - Fiorentina : 17.10 Cumartesi 19:00
Genoa - İnter : 17.10 Cumartesi 21:45
Lazio - Sampdoria : 18.10 Pazar 16:00
Milan - Roma : 18.10 Pazar 16:00

La Liga

Valencia - Barcelona: 17.10 Cumartesi 23:00

Bundesliga

Stuttgart - Schalke : 17.10 Cumartesi 16:30
Werder Bremen - Hoffenheim : 17.10 Cumartesi 16:30
Hamburg - Leverkusen : 17.10 Cumartesi 19:30

Wednesday 14 October 2009

Monday 12 October 2009

Tercih

Altı dolu olmayan birşeyin üzerine ağır yükler bindirmek hep olumsuz sonuç vermiştir. Ama bunu yükleyen hiçbir zaman objektif olarak aşağısının zayıf olduğunu kabul etmiyorsa inşa edilen şey her halükarda çökmeye mahkumdur. Gurbetçi futbolculardan Nuri ve Mesut'un tercihleri de bana bunu hatırlattı. Nuri çok gençken A milli oldu. Mesut'u beceremedik. Haftasonu Mesut'u Alman ilk 11'inde izleyince buruldum. Almanlar ihtiyaçları olan teknik, top tutacak, hücuma dönük orta saha oyuncusuyla öyle rahatlamışlar ki. Mesut sağında solunda koşturan Alman dinamoları sayesinde ileride fink atıyor. Ara paslar, şutlar, çalımlar, Ballack'tan daha çok keyif veriyor. Biz ise hala Nuri'nin bir türlü gelmeyen patlamasını bekleyip duruyoruz. Gidilemeyen 2. Dünya Kupası bize kapak oldu, Avrupa Şampiyonası'na gitmeyeni zaten dövüyorlar!

Monday 5 October 2009

8'de 8 İçin Gerekenler

  • Alex
  • Alman teknik direktör (Daum)
  • Formda kaleci (Volkan)
  • Kötü geçirilmiş önceki sezon
  • Formu yükselen defansif orta saha (Cristian)
  • İyi savunma (Yediği : 3)
  • Kalitesiz rakipler
  • Kötü bir lig

Friday 2 October 2009

Sağlam Maç Listesi

TSL

TS - Gaziantepspor : 02.10 Cuma 20:00
BJK - Denizlispor : 03.10 Cumartesi 20:00
Ankaragücü - GS : 04.10 Pazar 16:00
FB - Gençlerbirliği : 04.10 Pazar 20:00

PL

Chelsea - Liverpool : 04.10 Pazar 18:00
Aston Villa - Manchester City : 05.10 Pazartesi 22:00

La Liga

Sevilla - Real Madrid : 04.10 Pazar 22:00

Bundesliga

Stuttgart - Werder Bremen : 04.10 Pazar 16:30
Hertha Berlin - Hamburg : 04.10 Pazar 18:30

SPL

Glasgow Rangers - Celtic : 04.10 Pazar 14:30

Thursday 1 October 2009

Did You Know?

  • Arsene Wenger'in profesyonel olarak sadece Strasbourg'da 11 maç oynadığını?
  • Kendisini Arsenal'e önerenin Gerard Houllier olduğunu?
  • Sezon ortası gelip ligi 3. bitirdiğini?
  • Ertesi sezonu (ilk tam sezonu) duble (PL-FA) yaparak kapattığını?
  • Nagoya Grampus Eight'in başında Japonya'da hiç beraberlik almadığını? (Çünkü berabere kalmak yoktu ve maçlar uzatma+penaltı ile belirleniyordu!)
  • Resmi olarak takımın başına geçmeden 1 ay önce Vieira'nın transfer edilmesini istediğini?
  • The Evening Standard'ın onun gelişini 'Arsene Who?' manşetiyle karşıladığını?

Sıkıcı

Atletico Madrid teknik direktörü Abel Resino, Porto deplasmanına gitmeden önce Mustafa Denizli'nin yaptığı konuşmanın çok benzerini yaptı. Bu maç benim kariyerimi etkilemez! Aslında bu açıkça; "Takımımın bu maçı kaybedeceğini biliyorum, ey futbolcular size güvenim bu kadar, ama ben bu maçtan sonra kovulmam, 1-2 maç daha kaybedersem ancak giderim!" demekten başka birşey değil. Sonuç olarak her ikisi de maçlarını kaybettiler deplasmanda. Zaten kazanamayacakları o kadar belliydi ki, insan maçın karşısında maça odaklanamıyor. İlker Yasin'in müthiş! yorumları ve ses tonuyla zaten maç ilk 10 dakikada çığrından çıktı. Rüştü'yü eleştirmeye kadar vardırdı işi kendileri. Rüştü kötü, giderek de form kaybediyor ama her önüne gelene şut çektiren 10 kişi daha var siyah beyaz formalı. Üretemeyen bir orta saha, orta sahadan şut çeken forvetler... Takım yokuş aşağı gidiyor ve dur diyebilen yok. Wolfsbur'un Old Trafford'da oynadığı futbolu görünce çok gerilerdeyiz diyebiliriz rahatça.