Tuesday, 17 June 2008
Respect!
Türk futbol tarihinin en mucizevi maçı oynandı Pazar gecesi. Yine yağmur vardı, ama İsviçre maçına epik dediğim için özür dilerim. Bu maçın eşi benzeri yok. Tüm dünya bizi konuştu. Bu maçı kazanacağımızı iddaa eden tek insan Kazım Kanat'tı. 70 dakika sonrası maçta gol atabileceğimizi bile düşünen kaç kişi vardır bilmiyorum. Son 15 dakikada 2-0'dan 2-3 fantastik bir sonuç. 2006'da Almanlar için çalışan Amerikalı kondisyoner ekibinin milli takıma maç sonlarında ortaya çıkan tempoyu kazandırdığını söyleyenler var. Bu kadar sakata rağmen bu çok büyük bir başarı. Hamit'in orta sahaya geçince gösterdiği performans inanılmaz. Şampiyonada geriden gelen ve maçı çeviren tek takım Türkiye. Gol yiyip kazanan tek takım yine biziz. Arda giderek yıldızlaşırken belki de şampiyona sonrası Avrupa'da nihayet bir Türk yıldız parlayacak. 15 milyon euroluk bir transfer ve İngiltere olması muhtemel. Yabancı forumlarda dostlar Arda ile ilgili methiyeler okuyorlar. Rıdvan Dilmen maç sonrası, bizim değil Çekler'in iyi oynadığını ama bizim kazandığımızı ve Arda'dan başka konuşulacak hiçbirşey olmadığını heyecanla resmen haykırdı. Kimse bu kadar sevinmemişti milli takım için, Dünya Kupası'nda 3. olduğumuzda bile. Nihat'ın Cech'e sezon sonunu zindan eden vuruşları akıllardan hiç çıkmayacak. Şimdi ise çeyrek finalde karşımızda yükselen Hırvatlar var. Çok zor pozisyon veren çok sert bir ekip. Hocaları da inanılmaz "artist". Kaç tane futbol adamı vardır ki gitar çalan, küpeli, hukukçu! Modric ve Rakitic gibi genç yıldızları da cabası.
Labels:
Futbol
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment